Ürgüp İlçesi batısında Nevşehir ili, güneydoğusunda
Nevşehir Türkiye'de İç Anadolu Bölgesinin Orta Kızılırmak bölümünde kalan il. İl toprakları 38° 12' ve 39° 20' kuzey enlemleriyle 34° 11' ve 35° 06' doğu boylamları arasında yer alır. Doğudan Kayseri, kuzey ve kuzeybatıdan Kırşehir, güneyden Niğde, batıdan Aksaray, kuzeydoğudan Yozgat illeriyle çevrilidir. İl trafik plaka numarası 50'dir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Kayseri ili, güneybatısında
Kayseri İç Anadolu Bölgesi'nin orta Kızılırmak bölümünde, Erciyes Dağının eteklerinde modern bir il. Kuzey ve kuzeybatıda Yozgat, Kuzey ve kuzeydoğuda Sivas, doğuda Kahramanmaraş, güneyde Adana, güneybatıda Niğde, batıda ise Nevşehir illeriyle çevrilidir. 34°56' ve 36°59' doğu boylamları ile 37° 45' ve 38° 18' kuzey enlemleri arasında yer alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Derinkuyu İlçesi, kuzeyinde
bkz. Derinkuyu, Nevşehir
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Avanos İlçesi ile çevrili ve Nevşehir Merkez ilçesine 20 km. mesafede yer almaktadır. İlçe
Avanos, Nevşehir İline bağlı bir ilçedir. Nevşehir'in 18 km kuzeyinde olan yerleşiminin, Antik Devirdeki adı Venessa, Zuwinasa ya da Ouenasadır. Çok sayıda çanak çömlek atölyesi bulunan ilçede seramik yapım geleneği Hititlerden beri süregelmektedir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Kapadokya bölgesinin en önemli merkezlerindendir. Tarihsel süreç içerisinde çok sayıda isme sahip olmuştur.
Volkanik orijinli jeolojik bir yapıya sahip olan Ürgüp, yağmur ve rüzgar
Anadolu'da tarihsel bir bölge. Yaklaşık sınırları kuzeyde Karadeniz, doğuda Fırat Irmağı, güneyde Toros Dağları ve batıda Tuz Gölü'dür. Çeşitli dönemlerde birçok uygarlığın egemenliğine giren Kapadokya'da bilinen en eski topluluk Samiler'dir. MÖ 2000-1200 arasında Hititler'in yönetiminde olan bölge daha sonra Lidya ve MÖ VI. yüzyılda Pers egemenliğine girdi.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.erozyonunun meydana getirdiği ve
Erozyon Alm. Erosion, Fr. Erosion (f), İng. Erosion. Yeryüzündeki engebe ve yükseklikleri deniz seviyesine indirmeye çalışan aşınma ve aşındırma olayı. Jeolojik aşındırma, geniş anlamıyla, karmaşık tabiat olaylarıdır. Bunlar parça koparıp sürükleyerek litosfer yüzeyini durmadan aşındırır. Yüzeyler özellikle dağlık bölgeler ve çöller gibi bitki örtüsünün bulunmadığı yerlerde çok karakteristik ve belirgin biçimler alır. Erozyonun yıkıcı etkisi vadiler, kan
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.peri bacası olarak tanımlanan ilginç doğal oluşumların sıkça ve tipik örneklerinin yoğun olarak yer aldığı bir bölgeye kurulmuştur. Vadi yamaçlarından akan yağmur sularının ve daha sonra rüzgarların aşındırması sonucu oluşan yarıklar arasında yükselen peribacaları bu bölgeye has çok ilginç bir peyzaj görüntüsü oluşturmuştur.
TarihçesiBizans Döneminde de önemli bir dini merkez olan Ürgüp, köy, kasaba ve vadilerindeki kaya kiliselerin ve manastırların piskoposluk merkeziydi.
Kapadokya, (Pers dilinde “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelir). Bölge 60 milyon yıl önce; Erciyes, Hasandağı ve Güllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkmıştır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.Bizans döneminde Osiana (Assiana), Hagios Prokopios, Selçuklular Dönemi'nde Başhisar, Osmanlılar zamanında Burgut Kalesi'dir. Ürgüp ve civarındaki ilk yerleşim ve antik adı "Tomissos" olan Damsa Çayı vadisinde dik kayalar dibine oyulmuş mağara evlerden oluşan küçük bir köy iken sonraları adı taşlık ve kayalık yer anlamına gelen Ürküp olmuş, Anadolu Türkçesi'nin yumuşaklığı ile 'ÜRGÜP' şekline dönüşmüştür.
XI. yüzyılda Ürgüp, Selçuklular’ın önemli kentleri Konya’ya ve Niğde’ye açılan önemli bir kale konumundaydı. Bu döneme ait iki yapı kentin merkezindeki Altıkapılı ve Temenni Tepesi Türbeleri’dir. Bir anne ve iki kızına ait olan ve XIII. yüzyılda yaptırılan “Altı Kapılı Türbe”, altı cepheli, her cephesinde kemerli pencereli ve üstü açıktır. Ürgüp’ün Temenni Tepesi’nde bulunan iki türbeden birinin, 1268 yılında Vecihi Paşa tarafından yaptırılan ve halk arasında “Kılıçarslan Türbesi” olarak da anılan Selçuklu Sultanı IV. Rüknettin Kılıçarslan’a, diğerinin ise III. Alaaddin Keykubat’a ait olabileceği düşünülmektedir. Ancak araştırmacılara göre bu olasılıklar oldukça zayıftır.
1515 yılında Osmanlı topraklarına katılan Ürgüp, XVIII.. yüzyılda Osmanlı Sadrazamı Damat İbrahim Paşa’nın kadılık makamını doğduğu kent olan Nevşehir’e (Muşkara) bağlaması nedeniyle ilk kez ikinci planda kalır. Ancak Paşa da Ürgüplüleri mağdur etmemek için Nevşehir yakınlarındaki Kavak köyünden yaklaşık 20 km bir yeraltı yolu ile su getirtir. Sokak ve meydanlara mermerden çeşmeler yaptırarak şiirlerini dönemin meşhur şairlerine yazdırmış, kitabelerini de en iyi ustalara kazıtmıştır. Bu kitabeli çeşmelerin sadece birkaçı orijinal yerindedir.
Nevşehir ilçeleri ve Ürgüp
Ürgüp’teki bir diğer önemli yapı da Rum Hamamı’dır. Rumca kitabesinden temelinin 1900’de atıldığı tüm halkın ortak çalışması sonucunda 1909’da tamamlandığı anlaşılmaktadır.
Şemsettin Sami 1888-1900 yıllarında yazdığı Kamus-ül Alem adlı tarih ve coğrafya ile ilgili eserinde Ürgüp’te 70 cami, 5 kilise ve 11 kütüphane olduğunu belirtir.
Ürgüp civarındaki Pancarlık, Üzengi ve Keşlik vadisi hem tarihi, hem de doğal değerleri olan vadilerdir.